GÜNCEL
Giriş Tarihi : 07-02-2023 17:43   Güncelleme : 07-02-2023 17:56

Depremden Alınacak çok Dersler Var

Bu yıkıcı deprem sonrası pek çok kavram yeniden gündemde... “Depremin şiddeti ve büyüklüğü aynı kavramlar mı?”

Depremden Alınacak çok Dersler Var

Gerçek ama Acı

Nihat ALPARSLAN

 Güçlü bir Devletin bir noktadan sonra bu kadar önemli bir tabi afet karşısında nasıl yetersiz kaldığını anlatmaya çalışacağım, bunu olay yerinde bulunan bazı yetkililer ve vatandaşlarda söylüyor. Burada şu parti, bu parti, ya da şu iktidarı hedef almadan bu milli afet karşısında nasıl aciz kaldığımızı anlatmaya çalışacağım.

1939 Erzincan depreminden sonra meydana gelen en büyük deprem, üstelik Erzincan depremi belli bir bölgede kalmıştı, ancak bugünkü deprem Kahraman Maraş ve öteki 9 il il sınırlarını aşmış bir durumda, yani diğer bir değişle bir bölgenin tamamında, yani Güney Anadolu belgesini bütünüyle içine almış bir afet.

Durum böyle olunca alınması gereken ve alınan tedbirlerin, depremin ilk saatlerinden itibaren ne kadar yavaş işlediğini gördük, organizasyon yok, kurumlar, STK’ lar, hatta silahlı kuvvetlerimiz ve öteki güvenlik güçlerimiz birbirlerinden kopuk daha depremin büyüklüğünü kavrayamamış durumda oradan oraya koşuyorlar. Yollar kapalı ulaşımın can damarı olan Hava limanları devre dışı kalmış. İletişim ve elektrik büyük ölçüde felç.

Bir şey çok düzgün ve hızlı yapılmış, Bakanlarımız ve bürokratlarımız anında olay yerinde, depremin denklemini çözmeyle uğraşıyorlar, Bakanlar ve bürokratlar kazma kürek ellerine alıp yıkılan, devrilen enkaza girecek halleri yok. Hal buki hükümet, yani Bakanlar kendileri için sağladığı bu hızı kurtarma ekipleri, güvenlik, barınma ve yiyecek, içecek için sağlasalardı belki bugünkü karanlık tablolar ortaya bu kadar acı çıkmayacaktı.

Sevgili okuyucular hiçbir depremde böyle olmamıştı, o depremlerde de yollar çatlamış, köprüler yıkılmış, ulaşım çok zor ama bir şey daha organize idi. Kurtarma ekipleri kısa süre içinde iş başı yapmışlardı, can kurtarma ve enkaz kaldırma işine çok hızlı başlamışlardı. 99 depreminde bende bir gazeteci olarak olay yerindeydim, bende bunlara şahit oldum.

Peki bu deprem öylemi oldu, evet kış şartları, hava soğuk ama Bakanların hızı kadar AFAD gibi kurtarma ekipleri, Silahlı Kuvvetler ve Güvenlik güçleri olay yerine o hızla ulaşsalardı. Organizasyon profesyonelce yapılsaydı, emniyet güçlerimizin, Jandarma nın tamamı 10 ilimize gönderilseydi, hatta bırakalım o güçleri NATO’ nun en güçlü ikinci orduya sahip Silahlı Kuvvetlerimizin nedeyse yarısını olay mahalline gönderseydik, o çakı gibi, tam teçhizatlı askerlerimiz, kurtarıcı bekleyen vatandaşlarımızın yanında olsaydı daha iyi olmaz mıydı.? Bunu sadece ben söylemiyorum yorumcular ve bu konudaki uzmanlarda söylüyor.

Evet sevgili okuyucular bu afette büyük ihmaller ve büyük boşluklar var. Milli savunma Bakanımız Hulusi Akar diyor ki,‘’ olay yerine 1500 askerimizi sevk ettik ‘’ peki soruyorum o halde Sayın Akar, 10 İl’de meydana gelmiş milyonların yaşadığı şehirlerde 1500 asker ne yapar, ne olurdu en azından bu bölgelere 50 bin, gerekirse 100 bin askeri sevk etseydiniz, inanın o askerler Deprem bölgesindeki şehirleri, kasabaları, köyleri, yani cadde ve sokaklarımızı el ele tutuşup sarsalardı inanın bu gün acıların çoğu çekilmemiş olurdu.

Bakın bazı bölgelerde güvenlik olmadığı için vatandaşlar kendi kanunları kendileri uygulamışlardır. Millet ekmek, su, yatacak ve ısınacak yer bulamadığı için marketleri, dükkanları yağmalamışlardır. Enazın dan silahlı kuvvetlerimiz caddelere , sokaklara inelerdi bu olaylar asla olmazdı. Milletin ekmek teknesi olan malları yağmalanmazdı. Ayrıca bu yağmalamaları yapanların kimler olduğu mutlaka orataya çıkartılmalıdır. Zira kulaklarımıza bu kişilerle ilgili eğer doğruysa pis kokular geliyor.
Evet sevgili okyucular tabi şunuda söylemiliyir ülkemiz 1939 ‘dan beri ikkez bukadar geniş kapsamlı ve yıkıcı bir depremle karşı karşıya, Devletimiz dahil bütün kesimler ilk anda ne yapacağını nasl davranacağını bilmez durumda kaldı. Evet bazı kurumlar hemen oraganize oldulaqr bunların başında Belediyelerimiz geliyor, fakat olay o kadar büyük ve  herkezi derin uyku içinde yakaladıki bölgede herşey yerle bir oldu. Bu nedenle diyorumki herşeyden önce böyle büyük ve yıkıcı bir afet karşısında hemen ve ilk iş olarak silahlı kuvvetlerimizin yarısına yakını bölgeye müdahale için sevk edilmeliydi. 

AlparslanAlparslan